BRICS, On İki Yeni Üye Almaya Hazırlanıyor
Belarus Dışişleri Bakanı Maksim Ryzhenkov, BRICS’in Ekim ayında Rusya’nın Kazan kentinde düzenlenecek yıllık zirvesinde en az on yeni üye kabul etmesinin beklendiğini açıkladı. Ryzhenkov, Belarus’un üyelik başvurusunun onaylanması konusunda umutlu olduğunu belirtti.
New York’taki BM Genel Kurulu sırasında konuşan Ryzhenkov, “İlk genişleme dalgasının Kazan zirvesinde gerçekleşeceğini bekliyoruz” dedi. Rusya’nın, genişlemede yer alacak ülkelerin listesini oluşturduğunu ekledi.
BRICS’in mevcut dönem başkanı olarak Rusya, gruptaki yıllık zirveyi 22-24 Ekim tarihlerinde Kazan’da düzenleyecek. Daha önce Belarus’un İlk Yardımcı Dışişleri Bakanı Sergey Lukashevich, ülkesinin, Cezayir, Bangladeş, Bahreyn, Bolivya, Venezuela, Vietnam, Küba, Honduras, Endonezya, Kazakistan, Kuveyt, Fas, Nijerya, Filistin, Senegal ve Tayland ile birlikte BRICS’in ilk aday havuzunda yer aldığını söylemişti.
Türkiye, Zimbabve ve Burkina Faso gibi birçok ülke de BRICS’e katılma niyetlerini ifade etti. 2006 yılında Rusya, Çin, Hindistan ve Brezilya tarafından kurulan organizasyona 2011 yılında Güney Afrika katıldı. Bu yıl ise İran, Mısır, Etiyopya ve BAE’nin katılımıyla dört yeni üye kabul edildi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Eylül ayı başlarında düzenlenen üst düzey BRICS toplantısında, şu ana kadar en az 34 ülkenin üyelik talebinde bulunduğunu bildirmişti.
Putin, BRICS üyesi ülkelerin, grup içindeki ticareti desteklemek amacıyla ortak bir ödeme ve hesaplaşma çerçevesi geliştirdiğini de belirtti. Bu sistemin, üyelerin “tüm dış ticareti etkin ve bağımsız bir şekilde hizmet verecek koşulları yaratmalarına” olanak tanıyacağını vurguladı.
Uluslararası Para Fonu (IMF) sözcüsü Julie Kozack, Eylül ayında BRICS’in genişlemesinin “teşvik edilmesi gereken bir durum” olduğunu ifade etti ve grubun büyümesinin küresel anlamda faydalı olabileceğini söyledi.
BRICS ülkeleri, dünya nüfusunun yaklaşık %46’sını oluştururken, üye ülkelerin ekonomileri, küresel gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) %36’sından fazlasını ve satın alma gücü paritesine göre dünya GSYİH’sının üçte birinden fazlasını temsil ediyor.