Güllü’nün Ölümünde Şok Gelişme: TÜBİTAK Ses Analizinde Çarpıcı İfadeler Ortaya Çıktı

Arabesk sanatçısı Güllü’nün ölümüyle ilgili soruşturmada TÜBİTAK’ın güvenlik kamerası kayıtlarında yaptığı ses analizinde, kızı Tuğyan Ülkem Gülter’in “Atacağım şimdi seni” sözlerinin tespit edildiği öne sürüldü. Olayla ilgili gözaltına alınan Gülter ve arkadaşı Sultan Nur Ulu hakkında “kasten öldürme” şüphesi araştırılıyor.

Arabesk müziğin tanınmış isimlerinden Güllü, 26 Eylül’de Yalova’daki evinin balkonundan düşerek yaşamını yitirmişti. İlk aşamada olay “şüpheli ölüm” kapsamında değerlendirilirken, soruşturma derinleştikçe yeni bilgiler ortaya çıktı. Son olarak TÜBİTAK tarafından yapılan ses analizi, dosyanın seyrini değiştirebilecek bulgular içeriyor.

Gözaltılar ve Gizlilik Kararı

Olayın ardından yürütülen soruşturmada, sanatçının kızı Tuğyan Ülkem Gülter ve olay gecesi evde bulunan arkadaşı Sultan Nur Ulu, geçtiğimiz salı akşamı “kasten öldürme” şüphesiyle gözaltına alınmıştı. İkilinin yurt dışına kaçma hazırlığında olduğu yönündeki iddialar da soruşturmayı hızlandırdı. Yalova’dan İstanbul’a kaçmalarına yardım ettiği öne sürülen araç sürücüsü ile İstanbul’da kaldıkları evin sahibi de gözaltına alındı. Dosya üzerindeki bilgi ve belge akışını sınırlamak amacıyla gizlilik kararı verildi.

Soruşturmanın genişletilmesi kapsamında Güllü’nün evindeki güvenlik kamerası görüntüleri ve ses kayıtları TÜBİTAK’a gönderilerek ayrıntılı incelemeye tabi tutuldu. Sabah gazetesinde yer alan habere göre TÜBİTAK uzmanları, kayıtlarda kritik öneme sahip ifadeleri tespit etti.

TÜBİTAK Analizi: “Atacağım Şimdi Seni”

İddiaya göre güvenlik kamerası görüntülerinde yer alan ses kayıtlarının analiz edilmesi sonucunda, sanatçının kızı Tuğyan Ülkem Gülter’in “Atacağım şimdi seni. Hadi görüşürüz bay bay,” dediği belirlendi. Bu ifadelerin, Güllü’nün pencereden düşmesiyle neredeyse eş zamanlı kaydedildiği iddia ediliyor. Ses analizi, olayın “kaza” ihtimalinin ötesine geçen bir tartışma ve fiziki mücadeleyi işaret eden bir veri olarak değerlendiriliyor.

Habere göre, olay gecesi yüksek miktarda alkol aldığı bilinen Güllü, banyoya gittikten sonra kızı Gülter ile arkadaşı Ulu’nun başka bir odaya geçerek pencereyi açtığı, ardından Güllü’nün sevdiği roman havası “Malkara”yı çaldığı belirtildi. Müziği duyan Güllü’nün şaşırarak odaya yöneldiği, burada taraflar arasında tartışma ve boğuşma yaşandığı öne sürülüyor.

İddialara göre boğuşma sırasında Tuğyan Gülter, annesini pencereden aşağı itti. Hemen ardından ise yine kameralara kayıtlı olduğu belirtilen “Hadi görüşürüz bay bay” ifadesi duyuldu.

Adli Tıp Raporu: Yüksek Promil ve Kaza İhtimali

Olay sonrası hazırlanan Adli Tıp raporunda Güllü’nün ölüm anında 3.53 promil alkollü olduğu tespit edilmişti. Rapor, sanatçının vücudunda uyuşturucu ya da zehirli bir madde bulunmadığını da ortaya koymuştu. Ayrıca raporda, ölümün “kazayla düşme olasılığının güçlü olduğu” değerlendirmesi yer almıştı.

Bu bulgu, olayın kaza sonucu gerçekleştiğine dair ihtimali güçlendirse de son dönemde ortaya çıkan ses kayıtları ve soruşturmada alınan ifade ve bulgular, dosyanın yeniden şekillenmesine neden oluyor. Özellikle Güllü’nün o gece alkolün etkisiyle hareket dengesinin bozulmuş olabileceği düşünülse de, kameralardaki tartışma seslerinin varlığı, soruşturmayı farklı bir boyuta taşıdı.

Soruşturma Çok Yönlü Sürdürülüyor

Savcılık, olayın tüm boyutlarıyla aydınlatılması için hem fiziksel delilleri hem de ses kayıtlarını karşılaştırmalı olarak değerlendiriyor. TÜBİTAK’ın ses ayrıştırma ve analiz sonuçları soruşturmanın kritik aşamalarından biri olarak kabul ediliyor. Öte yandan şüphelilerin kaçma girişiminde bulunmuş olabileceği iddiasının doğrulanması halinde, dosyanın seyrinin daha da ağırlaşabileceği ifade ediliyor.

Yetkililer, soruşturmanın gizlilik kararı nedeniyle detay paylaşılmadığını ancak elde edilen tüm teknik ve adli bulguların titizlikle incelendiğini belirtiyor. Bu süreçte tanık ifadeleri, dijital materyaller, olay yeri inceleme raporları ve adli tıp verileri bir arada değerlendiriliyor.

Şüpheli ölümün ardındaki tüm ihtimaller araştırılırken, yeni bulguların resmi adli makamlara sunulmasıyla birlikte olayın hukuki boyutunun netleşmesi bekleniyor. Kamuoyunun yakından takip ettiği dosyada, savcılık makamının önümüzdeki günlerde yeni bir değerlendirme yapması olası görünüyor.