Bismillahirrahmanirrahim
Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah’a hamt, Peygamberimize, âline ve sahabelerine salât ve selam ederiz.
2023 seçimlerinin 14 Mayıs’ta yapılması kesinleşti ve takvim işlemeye başladı. Millet İttifakı’nın içinde yer alan Saadet Partisi’nin yaptığı bu tercih, AK Parti üst aklı ve fanatik kadroları tarafından kızgınlıkla karşılanıyor ve kınanıyor. Kendilerince birtakım gerekçeler ortaya koyarak Saadet Partisi’ni itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. Sayın Erdoğan’ın ümmetin lideri olduğunu, İslam ve Müslümanlık için çalıştığını, yirmi yıllık iktidarı döneminde sadece Erbakan’ın hayallerini gerçekleştirdiğini söyleyerek, Saadet Partisi’nin bunu hazmedemediğini, bundan dolayı Erdoğan düşmanı olduğunu ifade ediyorlar. Sayın Erdoğan ve arkadaşlarının Millî Görüş gömleğini niçin çıkardığını, bunun yerine muhafazakâr demokratlık gömleğini niçin giydiğini, kimlere hizmet ettiğini tarih mutlaka yazacaktır. Bu süreçte hem Erbakan Hocamız hayattayken hem de Erbakan Hocamızdan sonra Saadet Partisi’nin takındığı tavrı da tarih yazacaktır. Geçen yazımızda 2007 seçimlerinde Erbakan Hocamızın riyasetinde yazılan Saadet Partisi’nin seçim beyannamesinin giriş kısmını yayınladık. Burada her şey net ve açıktır. Sayın Erdoğan ve AK Parti’nin temel görevi; Millî Görüş’ün, Erbakan’ın ve Saadet Partisi’nin, Irkçı Emperyalizme ve Faizci Kapitalizme karşı yürüttüğü mücadeleyi etkisiz hale getirmektir. Sayın Erdoğan ve AK Parti kadroları bu görevlerini kusursuz bir şekilde yerine getirmişlerdir. Bir kez daha ifade etmek gerekirse, Millî Görüş’ün tek temsilcisi Saadet Partisi; ne AK Parti’nin ve Erdoğan’ın karşısındadır ne de CHP’nin ve Sayın Kılıçdaroğlu’nun yanındadır. Saadet Partisi; barış ve kardeşliğin, insan hakları ve özgürlüklerin, adaletin, refahın, onur ve izzet sahibi olmanın yanında, kin ve nefretin, kutuplaşmanın, çıkar siyasetinin, israfın, zulmün, ahlaki ve manevi tahribatın, ekonomik yıkımın, materyalist eğitimin karşısındadır. Bunu milletimiz hidayetiyle, ferasetiyle, dirayetiyle görüyor ve takdir ediyor. Nifak ve işbirlikçilik zilletini izzet sananlar ise sadece hakaret ediyorlar ve kinlerinde boğulacakları günü iple çekiyorlar. Başlıkta geçen kavramları birlikte okuyalım.
HİDAYET
Hidayet; doğru ile yanlışı, faydalıyla zararlıyı, adaletle zulmü, güzelle çirkini, iyiyle kötüyü ayırt edip güzelin, iyinin, faydalının, adil olanın, doğru olanın peşinde koşmaktır. Hakkı üstün tutan bir kimsede önce hidayet ortaya çıkar. Bakarsın ki yaptığı hareketler, hep doğru hareketler olur. Elli küsur yıldır Millî Görüş=Saadet Partisi, milletimizin başını yere eğdirecek bir hareket yapmamıştır. Çünkü bu davanın önde gelenleri, öncüleri, lider kadrosu, Cenab-ı Allah’ın hidayetiyle hareket ederler. Hatasız insan olmaz, birtakım kusurlar olabilir. Allah rızası için yapılan işlerde, ortaya çıkan eksiklikleri, hatalı gibi gözüken halleri Allah örter. Hidayetle hareket edildiğinde kınayanın kınaması boşa çıkar. Hakkı batıldan ayıran bir akla sahip olmayanların ise hidayetleri kararır, hayra ve hakka değil, şerre ve batıla hizmet ederler. İşledikleri şer ve zulümleri, yaptıkları kısmi iyiliklerle örtmeye çalışırlar ama örtemezler.
FERASET
Feraset; hayırla şerri ayırt edip, hakta isabet etmektir. Feraset; ileriyi görmek, düşüncede tutarlı olmak, bir şeyde düşünerek davranmak, bir şeyin gerçek özelliklerini görebilmek demektir. İnsan, olayların iç yüzünü görebildiği, sonuçlarını önceden tahmin edip düşünebilme yeteneğine sahip olduğu sürece ferasetli sayılır. Bir Müslüman, kalbini; kin, nefret, nifak, çekememezlik, düşmanlık gibi her türlü kalp hastalıklarından temizleyip, iman nuru, sevgi, şefkat ve merhamet ile doldurduğu zaman, aynaya yansıyan eşyanın sureti gibi olayların hakikati kalbine yansır. İşte bu ferasetle insan, hakkı batıldan, hayrı şerden, faydalı olanı zararlı olandan ayırır ve kararlarında isabetli olur. Bunun için Peygamberimiz, “Müminin ferasetinden ittika edin. Zira o, olaylara Allah’ın nuru Kur’an’la bakar” buyurmuştur. Millî Görüş’ün önemli özelliklerinden birisi de ferasetle hareket etmesidir. Milletimizin lehine olanı yapmak, Saadet Partisi’nin şiarıdır. Saadet Partisi, sadece ben doyayım, sen acından öl diyenlerle değil, hep birlikte doyalım, kimse açlıktan ölmesin diyebilenlerle iş tutar.
DİRAYET
Dirayet; hak ve doğru bildiğini, hayırlı olduğuna inandığını sonuna kadar, gittiği yere ve ölünceye kadar savunmak demektir. Dirayet sahibi olmayan, kahraman ve şehit olamaz. Mutlak güç sahibi olan sadece Allah’tır. Dirayet; emrolunduğumuz gibi istikamet üzere, Millî Görüş sahibi olabilmektir. Millî Görüş, ifrat ve tefrit değil, orta yoldur. Temeli sevgi, şefkat ve kardeşliktir. Gayesi bütün insanlığın saadetidir. Millî Görüş, bizim kimliğimizdir. Millî Görüş kimliğiyle ne yapmak istiyoruz diye düşündüğümüzde; “1- Yaşanabilir Bir Türkiye, 2- Yeniden Büyük Türkiye, 3- Yeni Bir Dünya” kurmak istiyoruz. İşte biz buna “çağdaş medeniyet projesi” diyoruz. Saadet Partisi’nin tek davası Millî Görüş, yolu Adil Düzen ve İslam Birliği, önde yürüyen bayrağı önce ahlak ve maneviyat, gayesi ise bütün insanlığın saadet bulmasıdır. Hakkı tebliğ ediyor ve tanıtıyoruz, hak olanı öğreniyor, hakkın hâkim, batılın zail olması için mücadele ediyoruz. Biz buyuz, bundan başka bir şey olamayız.
SİYASET
Siyaset; meşruiyetini bireylerin hak ve özgürlüklerini koruma amacından alan, en üst siyasi organizasyon olan devlet eliyle, hak ve adalet ilkeleri çerçevesinde insanlara hizmet etme işidir. Bize; “niçin AK Parti ve Erdoğan’la değil de, CHP ve Kılıçdaroğlu ile iş tutuyorsunuz?” diye soruyorlar. Bu sorunun en net cevabı; AK Parti ve Erdoğan’ın Saadet Partisi ile iş tutmamasının sebebi, Erbakan’ı, Millî Görüş’ü ve Saadet Partisi’ni bitirmek için alana sürülmüş bir ekip olmasındandır. Yani Sayın Erdoğan’ın; NATO’nun stratejik hedefi gereği, Saadet Partisi’yle iş tutması istenmediğinden, mümkün olmuyor. Bu gerçeği Sayın Erdoğan çok iyi biliyor ve sadece gereğini yapıyor. Selam hidayete tabi olanlara…