Bismillahirrahmanirrahim
Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah’a hamt, Peygamberimize, âline ve sahabelerine salât ve selam ederiz.
Erbakan Hoca’mızın, gençliğe hitap konuşmasında gençliğin bir dava için önemini şöyle anlatır: “Hayat doğru ile yanlışın, güzel ile çirkinin, faydalı ile zararlının, adaletle zulmün mücadelesinden ibarettir. İslam sadece Müslümanlara değil bütün dünyaya huzur ve barış getirecek değerleri bünyesinde taşımaktadır. Gençler de bu barışın teminatıdır. Barış, kardeşlik, sevgi, adalet ve huzur tüm insanlığın ortak talebidir. Müslüman gençlerin de bu değerleri taşımaları bir zorunluluktur. Taşıdığımız bu sorumlulukların aksine bugün bütün insanlık bir buhranın içindedir. İslam coğrafyası ırkçı emperyalistlerin elinde kan gölü haline çevrilmiştir. Ayrıca işsizlik, açlık, insan hakkı ihlalleri ile dünya gençliği, bunalıma sürüklenmektedir. Bunalımdan çıkmanın yolu ancak ve ancak Milli Görüş ile mümkündür. Bizim davamızın esası şefkattir. Gayemiz, tüm insanlığın saadeti için bütün gücümüzle çalışmaktır. İnsanlığın saadeti için çalışmak inancımız gereğidir. Dünyaya yön veren ve tarihe şan veren hareketlerin itici gücü tarih boyunca gençler olmuştur. Çelebi Mehmet’leri ve Fatih’leri yetiştiren bu coğrafya, bağrından sayısız kahraman çıkartmıştır, yine çıkartacaktır. Bizim hareketimizin motoru gençliktir. Genç, davasının sancağını en yükseğe diken Ulubatlı Hasan’ların yolunda yürüyen insandır. Gençliğini insanlığın kurtuluş davasına adayan Milli Görüş gençliği, dün olduğu gibi, yeni dönemde de büyük şahlanışıyla destanlar yazacak potansiyele sahiptir. Bu bağlamda Milli Görüş genci sağlam bir itikat ve inanca sahip olmalı, iç ve dış temizliğine de dikkat etmelidir. İbadetlerini ihmal etmemeli, ahlâk sahibi bir insan olarak kendi nefisini de terbiye ederek bütün insanlığın saadeti için çalışmalıdır… Bir ülkenin gücü; tankı, topu, parası değil, imanlı evlatlarıdır. Bunun da temelinin; inançlı, milli ve manevi değerlerine bağlı aileler olduğu unutulmamalıdır. İnanç, her şeyin temelini teşkil eder ve gençler olarak sağlam bir imana sahip olunmalıdır. Kıymetli gençler, insanların hayrı ve saadeti için, tüm gücünüzle çalışın. Her nefesin hesabının verileceğini bilerek, hayır yolunda çalışın, ömrünüzün sonuna kadar insanlığa hizmete devam edin.” Tugay Karabulut, Erbakan Hoca’mızın tanımladığı, sayısız gençlerden biriydi ve sadece genç değil, aynı zamanda gençler için iyi bir ağabey ve örnek bir rol modeldi. 2016 yılında yapılan Saadet kongresinden sonra Eğitim Başkanlığına tensip edildim. Balgat Eğitim Merkezi yeni hizmete girmişti. Eğitim Merkezi Müdürlüğüne ihtiyaç duyuldu. İstişareler yapıldı. AGD Genel Başkanı Salih Bey’le yaptığımız bir konuşmada, “Gözünü arkada bırakmayacak, yük taşıyacak, işinin ehli, davasının delisi bir kardeşimiz var, kabul ederse ben kendisine güveniyorum” dediği genç Tugay Karabulut idi. Genel merkeze davet ettim, konuştuk, mutabık kaldık ve göreve başlamış oldu. Daha önce AGD’de çeşitli kademelerde görev yapmış şuurlu bir genç. 2019 yılında yapılan kongreye kadar birlikte çalıştık. Dostluğu, sadakati, vazife aşkı, disiplin ve ciddiyeti, diğerkâmlığı, iman ve cihadı mükemmel, emin bir kardeşimiz, iyi bir yol arkadaşıydı. Birlikte kısa zamanda çok hayırlı işlere birlikte imza attık, aramızda güzel bir hukuk oluştu, vefatına kadar da bu hukukumuz devam etti. Yakalandığı hastalık onun bir imtihanı idi. Belirlenen vakit tamam olunca ebedi âleme göç eyledi. Mekânı cennet olsun.
NOT DEFTERİNDEN
Onun not defterinden bazı aktarımlarda bulunmakta faydalı olacaktır.
- “Başımı her kaldırdığımda haddimi bildiren, beni adam eden tümörümle yeniden başladık. Bakalım kim galip gelecek.”
- “Kim demiş her şeyin bitişi ölüm, destanlar yayılır mezarımızdan.”
- Arabası kirlenmesin diye işçisini bagajda taşıyan bir patron için; “Allah bir toplumun belasını vermek için illa gökten taş yağdıracak değil. Böyle insanların, bu toplumun içinde bulunması Allah’tan ceza olarak anlayana yeter de artar.”
- “ Kudüs konusunda içinde bir burukluk hissetmeyen, içi acımayan her kim varsa kıldığı namazı bıraksın, aldığı abdestin bozulduğunu bilsin. İmanını gözden geçirsin. Çünkü ona ne namaz farz ne de abdest. Bu Arap, Kürt, Türk savaşı değil. Bu binlerce yıllık hak ile batıl savaşıdır.”
- Erbakan Hoca’mız için şöyle demiş; “Parmağına dikkat edenler şimdi ruh çağırma seansları ile ruhunu arıyorlar. İşaret ettiğin hedefe dikkat edenler ise sabitkadem yerindeler hocam. Hiç bitmeyecek bir özlemle, yeniden ikrar ediyoruz, efsane başbakan Necmettin Erbakan, efsane başbakan.”
- Erbakan Hoca’mızın şu sözünü aktarmış; “Okşayan elin kıymetini bilmeyenler, tekmeleyen ayağı öper.”
- “İlginçtir eninde sonunda ölüyorsun ve kimliğin ne olursa olsun Cumhurbaşkanı, Bakan, Ahmet, Mehmet… Rabia Naz aynı toprağın altına giriyor. Ama oradan sonrasında işler biraz karışıyor. Bu dünyada ona göre yaşamak lazım.”
- “Dünya cefa yurdudur, imtihan yurdudur” dedikten sonra Muhammet Emin Yıldırım Hoca’nın şu sözünü aktarmış: “Dünya cefa yurdudur, imtihan yurdudur; burada mutlak manada sefa arayan, rahat arayan, beyhude bir arayış içerisindedir. Hâl böyle iken imtihanı yöneten kazanır, acılarını kendine hoca edinen, o acılarla bir kıvama erer, imtihanının altında ezilen ise iki tarafta da kaybeder.” Tugay Karabulut, acılarını kendisine hoca edindi ve imtihanı kazanmış olarak ilahi emir gereği Müslüman olarak ölmeyi başardı ve saadet yurduna hicret eyledi. Hicretin mübarek olsun.
BİR AYET
Ahzab 23: “Şuurlu ve kâmil müminler arasında Allah’a verdikleri söze sadakat gösteren nice erler, yiğitler var. Onlarda bir kısmı sözünü yerine getirip adağını gerçekleştirdi, kimi sırasını beklemektedir. Onlar hiçbir şekilde sözlerini başka bir sözle değiştirmemişlerdir.” Ölüm bir dönemin sonu, bitmeyecek yeni bir dönemin de başlangıcıdır. Selam hidayete tabi olanlara…