Dolar 32,5885
Euro 34,7950
Altın 2.509,96
BİST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Samsun 20°C
Az Bulutlu
Samsun
20°C
Az Bulutlu
Cts 18°C
Paz 21°C
Pts 19°C
Sal 30°C

İstanbul Kapalı Dikey Tarım Uygulama Merkezi Hizmete Açıldı

İstanbul Kapalı Dikey Tarım Uygulama Merkezi Hizmete Açıldı
8 Aralık 2022 20:57
111

Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci, İstanbul Kapalı Dikey Tarım Uygulama Merkezi’nin açılışına katıldı. Kirişci burada yaptığı konuşmada, merkezin önemine işaret ederek, merkezin açılışıyla tarımın teknolojik olarak hangi düzeye evrildiğini göstermek istediklerini söyledi.

İstanbul Kapalı Dikey Tarım Uygulama Merkezi’nin, dünyada ikinci olarak hizmete girdiğini ve ilk hasadı da az önce yaptıklarını belirterek, “Tarım sektörüne ve bu alana gençlerin ilgisini arttırarak çekmek bizim için temel hedef olacak. Sadece burası ile sınırlı kalmayacak, merkezlerin sayısı artacak.” dedi.

İstanbul Kapalı Dikey Tarım Uygulama Merkezi’nin dünyanın ikinci en derin tarımsal üretim ünitesi olduğunu belirten Bakan Kirişci, şunları kaydetti:

“İlk hasadı da az önce yaptık. Hasat ettiğimiz ürünler, raf ömrü kısa olan ürünler. Bu ürünlerin en temel sorunu; çok narinler, dikkatle hasat edilmesi ve dikkatle nakledilmesi gereken ürünler. Lojistik önemli bir maliyet unsuru. Lojistik maliyetlerden de kurtulabildiğiniz bir yer. Şu anda Kağıthane’de bir kongre merkezindeyiz. Kongre merkezinin eksi 8’inci katında, 30 metre eksi kottayız. Böyle bir mekanda bu üretimin yapılabiliyor olması, bilhassa gençlerimize, yani tarımın o klasik usullerle yapıldığı gibi, bu şekilde en üst düzey teknoloji kullanılarak nasıl üretime dönüştürülebildiğini göstermek adına çok önemli. Tabii ki geleneksel tarımı da koruyacağız, geleneksel tarımın da kendine göre avantajları var, bunlarla ilgili çalışmalar şu anda da yürüyor.

Biz her halükarda toprağı korumaya devam edeceğiz. Su fakiri olmasak bile su zengini de değiliz, suyumuzu da korumaya devam edeceğiz. Toprağın korunduğu, suyun korunduğu, kimyasalların hiç kullanılmadığı, gübrelerin de minimum düzeyde kullanıldığı, sadece gün ışığını çağrıştıran LED aydınlatma ile fotosentez sürecinin gerçekleştirildiği bir süreci burada vatandaşlarımıza göstermek istiyoruz ama bilhassa gençlerimizin buraları ziyaret etmesini bekliyoruz. Bir şehrin her şeyden önce kendine yetmesini istiyoruz. Bundan dolayı da kent tarımını önceliyoruz.”

“Birden Fazla Katta, Raf Sisteminde Üretimin Gerçekleştirilebildiği Bir Merkezi Ortaya Koyduk”

Vahit Kirişci, Türk milletinin toprağa bağlı bir millet olduğunu ifade ederek, “Biz bir büyük kentte yaşayabiliriz ama aynı zamanda tarımla da iştigal edebiliriz. Bunu da burada gösteriyoruz.” dedi.

Kirişci, İstanbul Kapalı Dikey Tarım Uygulama Merkezi’nin sosyal sorumluluk tarafı olduğuna da dikkati çekti. Emeği geçen herkese teşekkür eden Bakan Kirişci, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Türkiye’de ilk olması önemli. İkincisi, tarımı ‘sadece klasik bir saban, onu çeken öküz olarak, konforu olmayan traktörler, arkasındaki iş makineleri’ olarak değerlendirmek geride kaldı. Gerek iş makinelerimiz gerekse çalıştığımız mekanlar büyük bir değişim ve dönüşüm gösteriyor. Bulunduğumuz yer bir otopark. Anlatmaya çalıştığımız da, güneşi görmemize gerek yok ya da illa ‘toprak’ dememize gerek yok. Klasik üretimde bir kat vardır, burada çoklu kat var, dikey kavramı da oradan geliyor. Birden fazla katta, raf sisteminde üretimin gerçekleştirilebildiği bir merkezi ortaya koyduk.

‘Böyle bir yerde nasılsa üretim oluyor, toprak koruyucu olmaya gerek yokmuş’ demek de doğru değil elbette. Çünkü burada yetiştirilebilecek ürünlerle bizim diğer ihtiyacımız olan ürünleri yetiştirebileceğimiz ortamların da aynen korunması ve geliştirilmesi gerekiyor. Bu merkezi önemsiyoruz. Yerel yönetimlerde sıklıkla kullanılan ‘Emsal artışı yapsak da şurada inşaat alanını biraz artırsak’ der gibi tek bir kata değil, birden fazla, çoklu kata geçilerek biz de burada tarımsal üretim alanını artırabilmiş durumdayız. Bu anlamda da inovatif bir yaklaşım. Bu mekanları yapmak önemli ama mekanları ilgililerine mutlaka göstermemiz gerekiyor, mutlaka görmelerini sağlamamız gerek.”

“İnsanlar Doğdukları Yerde Doyuruluyor Olacak, Tarım Gençliğin İlgisini Çeker Hale Gelecek”

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, merkezin ziyaret edilmesi gerektiğini ifade ederek, özellikle gençlere gelip merkezi ziyaret etmeleri çağrısında bulundu. Kirişci, bu çalışmanın sadece burası ile sınırlı kalmayacağını, merkezlerin sayısının artacağını bildirdi.

Bakan Vahit Kirişci, “Tarım sektörüne ve bu alana gençlerin ilgisini arttırarak çekmek bizim için temel hedef olacak.” dedi.

Tedarik zincirindeki sorunlardan kaynaklı sonuçlara işaret edenTarım ve Orman Bakanı Kirişci, şunları kaydetti:

“İstanbul’a 76 il, kendisini de sayarsak 77 ilden sebze ve meyve taşınıyor. Taşıyan araç sayısı 270 bin kamyon ve bunlar 140 milyon kilometre yol katediyor. Bunların etrafa vermiş olduğu egzoz emisyonu, çevre kirliliği ve sonucunda 117 bin ton korbondioksit salınımı var. Ürün, çıktığı yerden tüketiciye 4 günde geliyor. Ürün tazeliğini kaybediyor. Mesela kilo başına domatese 1 lira 20 kuruş ilave yük yükleniyor. Hepimiz ‘tarlada bu kadar, markette bu kadar’ diye şikayetçiyiz. Bunun nedenlerinden biri de bu bahsettiğim uygulamalar.

Kendi konforlu aracımızda dahi 6 saat yol gittiğimizde yoruluyoruz, o domatesin ne hale geldiğini, raf ömrü kısa meyve ve sebzelerin ne hale geldiğini zihnimizde canlandırabiliriz. Dolayısıyla ürünün tazeliği, lojistik maliyetleri, egzoz emisyonunun önlenmesi gibi nedenlerin hepsi ile burada dikey olarak yetiştirilen ürünlerin yanı başındaki lokantaya ulaştırılabiliyor olmasını mukayese edin. İnsanlar doğdukları yerde doyuruluyor olacak, tarım gençliğin ilgisini çeken bir hale gelecek. Proje, bu yönüyle de oldukça önemli.”

“Sözleşmeli Tarımı Zorunlu Hale Getireceğiz”

Vahit Kirişci, Bakanlık bünyesinde yapılan çalışmalar hakkında bilgi verirken, “Bakanlık olarak gelecekle ilgili üstümüze düşeni yapmanın gayreti içindeyiz. Tarım ve Orman Gençlik Konseyi kuruyoruz. Gençlerin ve tarıma dair sözü olanların bu konuya ilgi göstermesini istiyoruz. Yeni vizyon çerçevesinde şu an ihtiyari olan, zorunlu olmayan, sadece taraflar arasında kendi iradeleri ile gündeme gelebilen sözleşmeli tarımı zorunlu hale getireceğiz. Özellikle stratejik ürünlerde…” diye konuştu.

Konuşmalar ve kurdele kesiminin ardından Bakan Kirişci ve beraberindekiler, merkezi gezerek gazetecilere bilgi verdi. Öğrencilerle bir araya gelen Kirişci, merkezdeki ilk hasadı da yaptı.

4 Milyon 100 Bin TL Bütçeye Sahip Merkez, 700 Metrekarelik Otopark Alanında Kuruldu

Tarım ve Orman Bakanlığı ve özel sektör iş birliğiyle hayata geçirilen İstanbul Kapalı Dikey Tarım Uygulama Merkezi’nde bitkiler, yapay ışık ile fotosentez yapacak.

Dikey tarımda, geleneksel yöntemlere göre 10-40 kat daha fazla verim alınabilirken, dünyanın ikinci en derin tarımsal üretim ünitesi olan merkezde kullanılan teknoloji, Türkiye’de deniz altında veya uzayda üretim yapma imkanı da sağlayacak.

Artan nüfus ve iklim krizi karşısında doğa ile dost yeni teknolojilerin geliştirilmesi amacıyla hayata geçirilen, 30 metre derinlikte yapay ışık ile bitkisel üretimin yapılacağı İstanbul Kapalı Dikey Tarım Uygulama Merkezi, bir otoparkın eksi sekizinci katında, eksi 30 metre derinlikte oluşturuldu.

4 milyon 100 bin TL bütçeye sahip merkez, Kağıthane ilçesindeki Yeni Kültür Merkezi Kompleksi’nin toplam 700 metrekarelik otopark alanında kuruldu.

Projede kullanılan akıllı tarım teknolojilerinin yerli ve milli olarak geliştirilmesi ve uygulanmasında çözüm ortağı olarak yine özel sektörün deneyimlerinden yararlanıldı.

Kurulumu 28 Eylül 2022’de tamamlanan merkezde 30 Eylül 2022 itibarıyla ilk tohumlar ekildi. İlk tohum olarak ekilen kırmızı kıvırcık marul, kıvırcık ve İtalyan fesleğeninin aralık ayının ikinci yarısından itibaren hasat edilmesi planlanıyor.

Kent merkezinde yapılan bu tarımsal faaliyet ile üretim ve tüketim merkezleri yakınlaştırılarak lojistik maliyetlerinin düşürülmesi, zayiatın azaltılması, şehirde yaşayanların taze ve ucuz sebzeye erişiminin sağlanması hedefleniyor.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.