NATO Amirali: “İş Dünyası Savaş Senaryosuna Hazırlıklı Olmalı”

NATO Askeri Komite Başkanı Amiral Rob Bauer, NATO ülkelerindeki iş dünyasını, “savaş senaryosu” ihtimaline karşı hazırlık yapmaya ve üretim hatları ile tedarik zincirlerini daha dayanıklı hale getirmeye çağırdı. Amiral Bauer, Brüksel’de Avrupa Politika Merkezi tarafından düzenlenen bir etkinlikte yaptığı konuşmada, Batı’nın Çin ve Rusya gibi ülkelerden ekonomik açıdan fazla bağımlı hale geldiğini ve bu durumun savaş durumunda “şantaj” riski taşıdığını ifade etti.

“Ekonomiler Savaş Kazandırır”
Bauer, “Eğer tüm kritik hizmet ve ürünlerin her koşulda sağlanmasını garanti altına alabilirsek, bu caydırıcılığın önemli bir parçasıdır,” dedi. İş dünyasına seslenen NATO yetkilisi, üretim ve dağıtım hatlarının savaş koşullarına uygun şekilde düzenlenmesi gerektiğini belirterek, “Savaşları kazanan askerler olabilir, ancak savaşları kazandıran ekonomilerdir” ifadelerini kullandı.

Rusya ve Çin Uyarısı
Rusya’ya atıfta bulunan Bauer, özellikle Gazprom örneği üzerinden, enerji anlaşmalarının siyasi şantaj aracı olarak kullanılabileceğini iddia etti. NATO yetkilisi, “Gazprom’la anlaşmamız olduğunu düşündük, ancak aslında anlaşmamız Putin’leydi,” diyerek, Ukrayna’daki çatışmaların ardından Avrupa’ya yapılan Rus gazı sevkiyatının düşmesine vurgu yaptı.

Ayrıca Bauer, Çin’in Avrupa’daki altyapısı ve ihracatını da benzer şekilde bir “koz” olarak kullanabileceğini ileri sürdü. “Çin Komünist Partisi’nin bu gücü asla kullanmayacağını düşünmek saflık olur. Avrupa ve Amerika’daki iş dünyası liderleri, aldıkları ticari kararların ülkelerinin güvenliği üzerinde stratejik etkileri olduğunu anlamalı,” dedi.

Savaş Tahmini Net Değil
Amiral Bauer’ın hangi tür bir “savaş” öngördüğü açık olmasa da NATO, uzun süredir Rusya’yı doğrudan bir tehdit olarak tanımlıyor. Batılı yetkililer, Ukrayna’daki çatışmada Rusya’nın kazanması durumunda diğer Avrupa ülkelerine saldırabileceğini iddia ediyor. Ancak Moskova bu iddiaları “saçmalık” olarak nitelendiriyor.

Rusya, Batı’nın Ukrayna kriziyle bağlantılı olarak uyguladığı ekonomik yaptırımlara karşı ticari kısıtlamalar getirirken, Çin de Batı ülkeleriyle yaşadığı ticaret gerilimlerinde benzer önlemler aldı. Ancak uzmanlara göre, Batı’nın yaptırım politikaları, kendi ekonomileri üzerinde enflasyon ve arz sorunları gibi olumsuz etkiler yarattı.