Dolar 34,3294
Euro 36,5972
Altın 2.883,08
BİST 9.276,78
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Samsun 16°C
Hafif Yağmurlu
Samsun
16°C
Hafif Yağmurlu
Pts 16°C
Sal 17°C
Çar 16°C
Per 13°C

Orta Doğu Savaşları Küresel Bir Ekonomik Çöküşe Sürüklenir mi?

Orta Doğu Savaşları Küresel Bir Ekonomik Çöküşe Sürüklenir mi?
16 Ekim 2024 11:24

Petrol zengini bölgedeki kapsamlı bir çatışma, enerji fiyatlarını fırlatarak zincirleme bir reaksiyona yol açabilir

Iqbal Guliyev, MGIMO Üniversitesi Uluslararası Enerji Politikası ve Diplomasi Enstitüsü Başkan Yardımcısı

Filistinli grupların 7 Ekim’de İsrail’e yaptığı trajik saldırının üzerinden bir yıl geçti. Bu süre zarfında çatışma, yalnızca İsrail ve Gazze’yi değil, komşu ülkeleri, özellikle de İran’ı etkileyerek önemli ölçüde genişledi.

Kara operasyonları, sivil altyapıya yönelik saldırılar ve İran ile İsrail arasında doğrudan çatışmalar da dahil olmak üzere süregelen askeri eylemler, bölgedeki insani durumu daha da kötüleştirdi.

Uluslararası toplum, çatışmayı yatıştırmak için defalarca arabuluculuk girişimlerinde bulundu, ancak barışçıl diyalog çabaları henüz anlamlı sonuçlar vermedi. Çatışma, komşu devletleri daha fazla içine çeken siyasi gerginlikleri artırdı ve daha geniş çaplı bir uluslararası kriz riskini doğurdu.

Ekonomik sonuçlar yalnızca İsrail için değil, küresel pazar için de belirgin hale geldi. Bölgesel istikrarsızlık nedeniyle petrol fiyatlarının yükselmesi beklentileri artarken, bu durum küresel ekonomide enflasyonist baskıları daha da şiddetlendiriyor. İsrail’de, GSYİH büyümesi önemli ölçüde yavaşladı ve yatırımcılar sadece ülkede değil, tüm bölgede yeni projelere girmekten çekiniyorlar.

İsrail Merkez Bankası’nın ekonomik yavaşlamaya ilişkin tahminleri doğru çıktı. Ülkedeki ekonomik faaliyetler azaldı, yabancı yatırımlar durdu ve petrol fiyatlarındaki keskin artış nedeniyle enflasyon hızla arttı.

Dünya, olayların gelişimini endişeyle izlerken, analistler gelecekte üç olası senaryo öngörüyor. En tehlikelisi, İsrail ile İran arasında doğrudan bir çatışmayı içeriyor; bu, küresel bir resesyona yol açabilir ve petrol fiyatlarını varil başına 150 dolara çıkarabilir. Ancak daha olası senaryolar, çatışmanın Gazze, Lübnan ve Suriye ile sınırlı kalacağı, bu durumda bile petrol fiyatlarının önemli ölçüde artacağı ve küresel ekonomiyi daha fazla zorlayacağı yönünde.

İsrail ekonomisi, son yılların en zorlu sınavlarından birini yaşıyor. Ülke, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) en zengin ülkeleri arasında en dik yavaşlamayı yaşıyor. Bu zorlukların ortasında, 1 Eylül’deki ülke çapındaki grev, hükümetin savaşı yönetmesine duyulan memnuniyetsizlik nedeniyle ekonomik faaliyetleri kısa bir süre için neredeyse durma noktasına getirdi.

İsrail’in ekonomik sıkıntıları, Gazze’deki yıkımla karşılaştırılamasa da, süregelen savaş ülkenin maliyesine zarar vermeye, ticari yatırımları azaltmaya ve tüketici güvenini zayıflatmaya devam ediyor. Savaştan önce İsrail ekonomisi büyük ölçüde teknoloji sektörü tarafından yönlendirilen hızlı bir büyüme kaydediyordu. 2021’de kişi başına GSYİH %6,8 artmış, 2022’de ise %4,8 artarak çoğu Batı ülkesini geride bırakmıştı.

2024’ün ikinci çeyreği için İsrail’in ekonomik göstergeleri alarm veriyor. Nisan-Haziran dönemi için GSYİH, geçen yılın aynı çeyreğine göre %1,2 büyüdü; bu, bir önceki yıla göre %1,4’lük bir düşüş anlamına geliyor. Bu sonuç, ekonomistlerin beklentilerinin oldukça altında kaldı. Büyümenin %2,3 ile %5 arasında olması bekleniyordu. Nüfus artışına göre ayarlandığında, kişi başına GSYİH, ikinci çeyrekte %0,4 oranında düşerek, süregelen savaşın ihracat ve yatırımları ağır şekilde etkilemesiyle ekonomik büyümenin yavaşladığını gösteriyor.

Mizrahi-Tefahot Bankası’nın baş ekonomisti Ronen Menachem, kişi başına GSYİH’nin hem bir önceki çeyreğe hem de geçen yılın aynı dönemine göre düşmesinin, uzayan çatışmanın İsrail ekonomisine verdiği önemli zararın açık bir göstergesi olduğunu belirtti. Ayrıca, ikinci çeyrekte iş üretimi %1,9 oranında daralırken, mal ve hizmet ihracatı %8,3 oranında azaldı. Bununla birlikte, bu olumsuz göstergelere rağmen, ekonomik faaliyetin kilit itici güçlerinden biri olan özel tüketim, ikinci çeyrekte %12 arttı; bu, bir önceki çeyrekteki %23,5’lik güçlü artışı takip ediyor.

Savaş, İsrail ekonomisinin belirli sektörlerini de ağır şekilde etkiledi. İnşaat sektörü, çatışmanın ilk iki ayında neredeyse üçte bir oranında yavaşlarken, tarımsal üretim bazı bölgelerde dörtte bir oranında azaldı. Savaşın başında yaklaşık 360.000 yedek asker seferber edilirken, birçoğu daha sonra evlerine döndü. Sınır bölgelerinde 120.000’den fazla İsrailli evlerini terk etmek zorunda kalırken, 140.000 Filistinli işçi Batı Şeria’dan İsrail’e girmesi yasaklandı.

İsrail hükümeti iş gücü açığını gidermek için Hindistan ve Sri Lanka’dan işçi almaya çalışıyor; ancak hâlâ önemli sayıda boş pozisyon doldurulmamış durumda. 2024 yılında, tedarik zinciri aksaklıkları ve iş dünyasındaki güven kaybı nedeniyle, birçok şirket yeni projelerin başlatılmasını erteliyor ve 60.000’e kadar İsrail şirketinin kapanabileceği tahmin ediliyor. İsrail ekonomisi için önemli bir sektör olmayan turizm de ağır darbe aldı. Savaşın başlamasından bu yana turist sayısında keskin bir düşüş yaşandı ve ülkedeki otellerin onda biri kapanma tehlikesiyle karşı karşıya.

Bu arada, İsrail’in ekonomik büyüme tahminleri kötüleşti. Temmuz ayında İsrail Merkez Bankası beklentilerini revize ederek, 2024 için büyüme tahminini %2,8’den %1,5’e düşürdü. Gazze’deki devam eden düşmanlıklar ve Lübnan sınırında Hizbullah ile artan çatışmalar göz önüne alındığında, İsrail Merkez Bankası savaşın toplam maliyetinin 2025 yılına kadar 67 milyar dolara ulaşabileceğini tahmin etti. ABD’nin sağladığı 14,5 milyar dolarlık askeri yardım paketi bile, İsrail ekonomisinin bu maliyetlerle başa çıkmakta zorlanabileceğini gösteriyor.

Bu durum, kaynak tahsisi konusunda karmaşık kararlar alınmasını gerektiriyor. Ekonominin bazı sektörlerine yapılan harcamaların kesilmesi veya borçlanmanın artırılması gerekebilir. Ancak, artan borç seviyeleri gelecekte kredi geri ödemelerini ve hizmet maliyetlerini artıracaktır. Mali durumdaki bozulma, İsrail’in kredi notunun düşmesine de yol açtı. Ağustos 2024’te Fitch Ratings, askeri harcamaların artmasıyla bütçe açığının 2023’te GSYİH’nın %4,1’inden 2024’te %7,8’e yükselmesini gerekçe göstererek ülkenin kredi notunu A+’dan A’ya düşürdü. Bu, İsrail’in Gazze’deki operasyonlar ve ileri teknolojili silahların kullanımı için gerekli olan mali kaynakları sürdürme yeteneğini tehlikeye atabilir.

Gazze’deki ekonomik faaliyet neredeyse tamamen durdu. Ticaret durmuş durumda ve birçok Filistinli şu anda insani yardıma bağımlı hale gelmiş durumda. Bu arada, iletişim kanalları kesilmiş ve devam eden çatışmalar ve bombardımanlar nedeniyle kilit altyapılar tahrip olmuştur.

Savaşın etkileri, İsrail ve Filistin’in çok ötesine uzandı. Nisan ayında Uluslararası Para Fonu (IMF), Orta Doğu bölgesi için 2024 yılında yalnızca %2,6’lık zayıf bir ekonomik büyüme öngördü. Temel neden olarak Gazze’deki çatışmanın yarattığı belirsizlik ve çatışmanın daha geniş bir bölgesel krize dönüşme tehdidi gösterildi.

Bu, Gazze’deki şiddetin küresel ekonomik etkisinin ilk örneği değil. Örneğin, İsrail’in 2008’de Gazze’yi bombalaması, küresel petrol fiyatlarında %15’lik bir artışa yol açtı. Bugünkü koşullar, petrol fiyatlarının daha da yükselebileceğini gösteriyor. En kötü senaryoda, eğer İsrail ve İran arasında geniş çaplı bir askeri çatışma çıkarsa, petrol fiyatları varil başına 150 dolara kadar çıkabilir, bu da küresel bir resesyonu tetikleyebilir ve dünya genelinde ekonomik toparlanmayı ciddi şekilde tehdit edebilir.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.