Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Fox News’e verdiği mülakatta nükleer silahlarla ilgili endişelerini paylaştı. Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Fox News’e verdiği bir mülakatta nükleer silahlarla ilgili endişelerini paylaştı. Nükleer silah edinmenin akıllıca bir karar olmayacağını ancak İran’ın bu silahlara sahip olma ihtimali nedeniyle Suudi Arabistan’ın da aynı yolu izlemekten başka seçeneği kalmayabileceğini ifade etti.
MBS olarak bilinen Veliaht Prens, Tahran’ın nükleer silah elde etmesi halinde Riyad’ın tepkisinin ne olacağı sorusuna “Nükleer silaha sahip olmak hiçbir ülke için iyi bir fikir değildir” yanıtını verdi.
Prens, herhangi bir ülkenin nükleer silah kullanması halinde bunun tüm dünya ile bir savaşa yol açacağını da sözlerine ekledi.
Bu nedenle küresel güçler Hiroşima benzeri bir trajik olayın daha yaşanmaması için birlikte çalışacaktır.” Veliaht Prens, “Eğer dünya nüfusu 100,000 can kaybına tanık olursa, bu tüm dünyaya karşı bir savaş anlamına gelir” dedi.
Prens, Ağustos 1945’te Amerika Birleşik Devletleri tarafından Japon şehirleri Hiroşima ve Nagazaki’ye atom bombası atılmasına atıfta bulunuyordu. Dört gün içinde gerçekleştirilen bu iki olay, bir çatışmada nükleer silahların kullanıldığı tek olay olma özelliğini korumaktadır.
Fox News muhabiri MBS’ye doğrudan İran’ın nükleer silah edinmesi halinde Suudi Arabistan’ın da nükleer silah edinip edinmeyeceğini sorduğunda Prens hemen bir yanıt vermedi.
Bin Selman “Eğer onlar nükleer silah edinirse biz de edinmek zorunda kalırız” dedi.
Nükleer programı nedeniyle ağır küresel yaptırımlar altında olan İran, ABD ve İsrail gibi ülkelerin atom silahı peşinde oldukları yönündeki iddialarını sürekli olarak reddetti.
İran Cumhurbaşkanı Ebrahim Raisi Salı günü BM’de yaptığı konuşmada “barışçıl nükleer enerjiye sahip olma” ayrıcalıklarından asla vazgeçmeyeceklerini yineledi. Bununla birlikte Raisi, İran’ın savunma ve askeri politikalarının nükleer silahları içermediğini vurguladı.
Ayrıca İran’ın 2015 Kapsamlı Ortak Eylem Planı’na (JCPOA) bağlı kalmaya istekli olduğunu ifade etti. Bu anlaşma Tahran’ın nükleer faaliyetlerini azaltması karşılığında yaptırımların kaldırılmasını amaçlıyor. ABD’nin Başkan Donald Trump döneminde önemli JCPOA anlaşmasından ayrılmasının yanlış olduğunu, zira İran’ın yapması gereken her şeyi tamamladığını söyledi.
Uzun süredir düşman olan Suudi Arabistan ve İran’ın son dönemde Çin’in de yardımıyla uzlaştığını ve yedi yıl önce kopan diplomatik ilişkilerini yeniden kurduklarını söyledi.
