Çin’in Güney Çin Denizi’ndeki Gizli Üssü Uyduyla Ortaya Çıktı: 3200 Hektarlık Askeri Ada
Pekin’in tartışmalı egemenlik iddialarını güçlendirmek için Güney Çin Denizi’nde yürüttüğü askeri genişleme politikası, uydu görüntüleriyle yeniden gün yüzüne çıktı. Bölgedeki devasa bir askeri ada üssü, pistlerden füze sığınaklarına kadar kapsamlı altyapısıyla dikkat çekiyor.
The Independent gazetesinin aktardığına göre, Asya Deniz Şeffaflığı Girişimi (AMTI) tarafından yayımlanan son uydu görüntüleri, Çin’in Güney Çin Denizi’nde konuşlandırdığı 3.200 hektarlık askeri üsse dair önemli ayrıntılar ortaya koydu. Görüntülerde, nükleer silah taşıma kapasitesine sahip bombardıman uçaklarına ev sahipliği yapabilecek pistler, füze sığınakları, dev uçak hangarları ve radar sistemleri dikkat çekiyor.
AMTI Direktörü Gregory Poling, bölgede “72’den fazla savaş uçağını barındırabilecek büyüklükte hangarların”, “karadan havaya füze sistemlerinin”, “gemi savar seyir füzelerinin” ve “ileri düzey radar ve iletişim altyapısının” bulunduğunu belirtti.

Çin’den Bölgeye Askeri Yığınak
Çin’in Spratly ve Paracel adalarında toplam 27 ileri askeri karakol kurduğu, bunlardan dördünün tamamen faal duruma getirilerek deniz ve hava üslerine dönüştürüldüğü bildiriliyor. AMTI’ye göre bu üsler, “insanlık tarihindeki en hızlı toplu kazı ve dolgu çalışmaları” sonucunda inşa edildi.
Mayıs ayında elde edilen başka bir görüntüde ise Çin’in en gelişmiş bombardıman uçaklarından H-6 tipi iki savaş uçağının, tartışmalı Paracel Adaları’na iniş yaptığı görüldü. Uzmanlar, bu hamlenin “Filipinler’e ve ABD’ye açık bir mesaj” niteliğinde olduğunu ifade ediyor.
Temmuz 2024’te Çin’e ait H-6 bombardıman uçaklarının ilk kez ABD anakarasına yakın bölgelerde uçuş gerçekleştirmesi de bölgedeki gerilimi daha da tırmandırmıştı.
Pekin’in Genişleme Hamlesi ve Uluslararası Hukuk
Çin, Güney Çin Denizi’nin neredeyse tamamında; Tayvan, Filipinler, Vietnam, Malezya ve Endonezya gibi ülkelerin de hak iddia ettiği alanlarda egemenlik talep ediyor. Pekin yönetimi, askeri varlığını “savunma amaçlı” olarak tanımlarken, uluslararası camia bu genişlemeden giderek daha fazla rahatsızlık duyuyor.
Uluslararası bir tahkim mahkemesi, Çin’in deniz üzerindeki egemenlik iddialarının ve bölgedeki askeri yapılanmasının uluslararası hukukla bağdaşmadığı yönünde karar vermişti. Ancak Çin, bu kararı tanımıyor ve faaliyetlerine hız kesmeden devam ediyor.
Bölgesel Güvenlik İçin Alarm Zilleri Çalıyor
Güney Çin Denizi, yalnızca zengin enerji ve balıkçılık kaynaklarıyla değil, aynı zamanda küresel ticaret yollarının kalbinde yer almasıyla da jeopolitik bir öneme sahip. Çin’in askeri adım adım ilerleyen varlığı, sadece bölge ülkeleri için değil, ABD başta olmak üzere dünya genelindeki birçok ülke için de ciddi bir güvenlik endişesi oluşturuyor.
Uzmanlar, Pekin’in bu adımlarıyla hem bölgesel hâkimiyetini pekiştirmek hem de küresel dengeleri yeniden şekillendirmek istediği görüşünde birleşiyor.