Şehit Kaymakam Muhammet Fatih Safitürk’ün Emaneti Emin Ellerde
Mardin/Derik, Mezopotamya’nın en nadide şehirlerinden birisi olan Mardin’in kıyısında kalmış ülkemizin kaliteli zeytinini yetiştiren ve ödül ile tescilli şirin bir ilçe…
Algıları kırmak, yapılamayanı yapmak cesaret ister. İşte tam da bütün mesele bu… Her daim söylediğim gibi şehirleri kalkındırmak beton yığınları yapmaktan değil, kültür, sanat, spor ve edebiyat ile gönüller yapmaktan geçer.
Bu vesileyle hem organizasyonuna katkı sağlamak, hem de bir yazar olarak katılım sağladığımız Derik 1.Kitap Fuarı, bugüne kadar görülmemiş ve kimsenin aklının ucundan bile geçmeyecek derecede fevkalade bir fuar oldu.
Fuar boyunca görmüş olduğumuz tek gerçek yüreklere dokundukça, insanlarla konuştukça artan samimiyet, kurulan sofralarda ekmeği paylaşmak. Hanelere misafir olmamız için davet edilmek. Anadolu insanının tam bir örf ve adet örneğinin gerçeğiydi.
Bu coğrafyanın insanları dışlanılmak korkusu ile kendi içlerine hapsedilmiş gibi… Onlara öyle olmadığını hissettirdiğiniz anda karşınıza bambaşka bir dünya çıkıyor. Aman hocam bir şey söylesin diye gözümüzün içine bakmaları hangi cümleye eşdeğer, inanın anlatamam.
“Hocam siz nerelisiniz!” diye sorduklarında, “Rize” cevabını duyunca, hepsinin ağzından duyduğum bir tek cümle vardı. “Biz Doğu Karadenizlilerin deniz görmemiş haliyiz” diye… Gerçekten de öyleydi, hatta diyebilirim ki belki de bizden daha fazlasıydı.
Tabi haliyle bunları sağlamak için bölgeye hâkim olmak ve gerekenleri gerektiği gibi yapmak da kurum ve kuruluşların işi… Lakin buralarda etkinlik yapmak zor, öyle her babayiğidin harcı da değil. Övmek için söylemiyorum, gerçekten vizyonu olan, gelişime açık, genç, dinamik yeterli bilgi beceri ve donanıma sahip olan Derik Kaymakamı ve Derik Belediye Başkan Vekili sevgili Evren Çakır Beyefendiye ve burada bulunan bütün kurum ve kuruluşların en alt kademesinden en üst kademesine kadar elini taşın altına koyan bütün herkese cani gönülden teşekkür ediyorum. Kurum ve kuruluşların halk ile bütünleşmesi de ilgimi çeken diğer bir olaydı.
Evet, her şeyde olduğu gibi kısmen kopukluklar olsa da bunlar işin tuzu biberiydi. İlk kez Kitap Fuarı heyecanı yaşanıyordu çünkü… Kimse kimseyi kırmadan ve üzmeden nihayete ermesi tamamıyla işini düzgün yapan insanların becerisiydi.
Bu bağlamda durum bir kez daha şunu gösterdi ki, sanat, edebiyat, müzik, spor v.s gibi kültürel etkinlikler bütün toplulukların birleştirici temel noktasıdır.