Dolar 34,4602
Euro 36,3568
Altın 2.936,91
BİST 9.031,82
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Samsun 24°C
Az Bulutlu
Samsun
24°C
Az Bulutlu
Per 16°C
Cum 23°C
Cts 8°C
Paz 7°C

Akıl, Bir İşin Sonunu Düşünmektir

4 Şubat 2023 09:49

Bismillahirrahmanirrahim

Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah’a hamt, Peygamberimize, âline ve sahabelerine salât ve selam ederiz.

Allah; kâinatın ve kâinatta bulunan tüm varlıkların yaratıcısı ve velisi olan tek varlık, ibadet edilmeye, emir ve yasaklarına uymaya, ihsan ettiği İslam’a teslim olmaya layık tek ilah, Rab, Mevla, Hüda’ya ait özel isimdir. Allah; varlığı zorunlu olan tek yaratıcı, yönetici ve hak ve adaleti ölçüsünü koyan, yol gösterendir. Yarattığı insana akıl nimetini verendir. Allah’a hak ilah olarak inanan bir Müslümanın esas alacağı tek şey, Allah ile yaptığı misaka, sözleşmeye sadakat göstermektir. Şuurlu Müslüman fert ve kadrolar olarak vazifemiz, bu misakı hatırlatmak, yanlış yollara sapan, saadeti başka mecralarda arayanları uyarmaktır. Böyle bir görevi yapmak suç değildir. İmanla küfür bir kalpte birleşmez ve barışmaz. Her gece en son kıldığımız vitir namazındaki kunut duasını okurken, Allah’a şu sözü vermeden başımızı yastığa koymuyoruz: “Ya rabbi, facir ve fasık kimselerle bütün bağlarımızı kestik ve senin dinini yıkmak isteyenleri terk ettik” diyoruz. Facir: itikadı bozuk, görüşü batıl olan kişilerdir. Fasık: ameli bozuk, ahlâkı berbat kimsedir. Acaba biz Müslümanlar, Allah’a verdiğimiz bu sözü tutuyor muyuz? İslam en yücedir ve ondan yüce hiçbir şey yoktur. Bu geçek peygamber hadisiyle ve Allah’ın kitabıyla sabittir. Bunda tartışma olmaz. Bu tür iddia ve ithamlarda bulunanlar iki kısımdır. Biri, kendilerine İslami tebliğin ulaşmadığı insanlar, diğeri ise İslam’ın yüceliğini bildikleri halde ona dil uzatan ve onu bilerek gericilikle eş gören kalpleri mühürlü insanlar. Bu konuda dikkatli olmak gerekir. Müslümanlar iş görürken dikkate alacağı şey, Kur’an ve sünnettir. Bu iki şey, ben Müslüman’ım diyen herkesi bağlar. “Din nasihattir” esasını unutmamak gerekir. Nasihat edene kızmak, şimdi sırası değil demek, doğru bir davranış olmaz. Ey ben Müslüman’ım diyenler, biliniz ki; bir Müslüman Avrupa aferin desin diye iş görmez. Allah rızası için iş görür. Rabbimiz Allah bizi uyarıyor. Bakara 120: “Sen onların milletine, hukukuna uymadıkça Yahudiler de Hristiyanlar da senden asla razı olmazlar, aferin demezler. De ki; “Asıl doğru yol ancak Allah’ın yoludur.” Eğer sana gelen ilimden sonra onların hukuk ve sözleşmelerine uyarsan, bilesin ki artık Allah sana ne bir veli ne de bir yardımcı olmaz.” Her Müslüman’ım diyen, sözünde samimi ise, bu uyarıya dikkat etmesi gerekir.

BATILLA MÜCADELE

Allah’tan başka ilah yoktur. Allah’tan başka ilah olarak bilinen her şey batıldır. Allah’ın razı olduğu din ve düzen İslam’dır. İslam’dan başka her din ve düzen batıldır. Kur’an, hak kitaptır. Kur’an’dan başka, tahrif edilmiş kitaplar dâhil, O’nun yerine konan bütün kitaplar batıldır. Müslüman’ın görevi, batılla ve zulümle mücadele etmektir. Batılı ve zulmü tanımadan bunlarla mücadele edilemez. Mikrobu tanımadan hastalık tedavi edilmez, olayları anlamamız mümkün değildir, şifa bulmamız mümkün değildir. Onun için İslam’ın dışındaki ülkeleri yöneten merkezi tanımamız lazım, bu merkez Siyonizm, ırkçı emperyalizm ve müşrik Batı merkezidir. Bunlar, batıl gayeler için İslam ile savaşıyorlar. Bu konuda Kur’an’a kulak vermek gerekir. Bakara 190: “Sizinle savaşanlara karşı Allah yolunda siz de savaşın, ancak haddi aşmayın. Şüphesiz Allah haddi aşanları sevmez.” Bakara 244: “Ve Allah yolunda savaşın ve bilin ki, Allah her şeyi işiten ve her şeyi bilendir.” Nisa 76: “İman edenler Allah yolunda savaşırlar. İnkâr edenler ise tağut; batıl davalar yolunda savaşırlar. Şu halde şeytanın dostlarına karşı savaşın. Şüphesiz şeytanın hilesi pek zayıftır.” Tevbe 29: “Kendilerine kitap verilmiş olanlardan Allah’a ve ahiret gününe iman etmeyen, Allah’ın ve Peygamberinin haram kıldığını haram tanımayan ve hak din İslam’ı din edinmeyenlere karşı, küçük düşürülmüş bir halde kendi elleriyle cizye verinceye kadar savaşın.” Tevbe 123: “Ey iman edenler! İnkârcılardan hemen yakınınızda bulunanlarla savaşın. Onlar sizin çetin gücünüzü görsünler. Biliniz ki Allah, buyruğuna karşı gelmekten sakınanlarla beraberdir.” Okumalarını Kur’an ve sünnetle yapan her Müslüman, usul ve üslubuna uyarak Batılla mücadele etmekten asla vaz geçmez.

DIŞ POLİTİKA

AK Parti bütün belgelerinde; “Avrupa Birliği’ne tam üyelik hedefimizdir” diyor. Yirmi yıllık iktidarında bunun gereği olarak, uyum yasalarını çıkardı. Domuz etinin kasaplık hayvan sınıfına alınması, İstanbul Sözleşmesi’nin onaylanması, uygulama yasası olarak 5284 Nolu Kanunun çıkarılması, eğitim müfredatlarının AB’nin taleplerine göre güncellenmesi, nüfus cüzdanlarından din hanesinin kaldırılması gibi birçok düzenlemeler, AK Parti iktidarı döneminde yapıldı ve büyük bir ahlaki ve manevi tahribat yaşandı. Simdi Saadet Partisi dışındaki bütün partiler de, “Avrupa Birliği’ne tam üyelik hedefimizdir” diyor. Bunu önemli bir dış politika hedefi olarak görüyorlar. Demek istiyorlar ki; AK Parti bu süreci tamamlayamadı, onun eksik bıraktığı noktaları biz tamamlayacağız. Bu konuda şunu gözden kaçırıyorlar. Özellikle AB’nin, tam üyelik süreciyle birlikte, son yıllarda, ülkemize, milletimize ve milletimizin sahip olduğu değerlere karşı sergilemekte olduğu kabul edilemez tutum ve davranışlar, AB’yi oluşturan zihniyetin insan hakları, inanç özgürlüğü, inanca saygı, çoğulculuk ve farklı medeniyet mensupları ile birlikte yaşama konularında yeterince gelişmiş bir düzeyde olmadığını ortaya koymuştur. Batılı ülkelerin hâlâ eski emperyalist ve sömürgeci alışkanlıklarından kurtulamadıkları ortadadır. Batı’nın bu karakterini iyi okuyan Saadet Partisi, haklı olarak; Türkiye’nin AB’ye üye olmasına karşı çıkıyor. Ancak, AB’ye tam üyelik yerine, eşit koşullarda karşılıklı ikili ilişkiler içinde olmayı doğru buluyor. Selam hidayete tabi olanlara…

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
27 Mart 2024 06:14
25 Ekim 2023 10:01
2 Ağustos 2023 09:09
29 Temmuz 2023 15:10
22 Temmuz 2023 12:40
19 Temmuz 2023 08:12
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.