Dolar 34,4872
Euro 36,4992
Altın 2.946,36
BİST 9.031,82
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Samsun 17°C
Az Bulutlu
Samsun
17°C
Az Bulutlu
Cum 26°C
Cts 8°C
Paz 7°C
Pts 8°C

Hesaba Çekilmeden Önce…

14 Haziran 2023 16:27

Bismillahirrahmanirrahim

Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah’a hamt, Peygamberimize, âline ve sahabelerine salât ve selam ederiz.

Hesaba çekilmeden önce, nefislerimizi hesaba çekmek inancın gereğidir. Hakkı tebliğ ve davet sorumluluğunu sırtında taşıyan Millî Görüş topluluğu olarak nefislerimizi hesaba çekmemiz, bu günlerde en fazla ihtiyaç duyacağımız bir şeydir. Bizler Allah’ın, cihadından razı olduğu bir topluluk olmayı başaramazsak, Allah’ın; cihadını hakkını vererek yapanlara vadettiği hiçbir ikrama nail olamayız. Cihadın hakkı, şuurlanma, çelikleşme ve üretim yapmaktır. Biz, bu üç şeyi başaramaz isek, fert ve toplumu hayra çağıran, iyiliği emreden, kötülükleri engelleyen bir topluluk olma vasfını kazanamayız ki, bu hiçbir şuurlu Millî Görüşçünün göze almayacağı bir şeydir.

ŞUURLANMA
Şuurlanma; “biz neyiz, kimiz, ne yapıyoruz, niçin yapıyoruz, nasıl yapıyoruz” soruları üzerinden yaratılış gayemizi idrak etmek, kulluk bilinciyle mesul olduğumuz cihadı, esaslarına uyarak yerine getirmektir. Bu ise sadece eğitimle olur. Kendimizi ve Millî Görüş kadrolarını eğitmek, sıradan bir olay değildir. Millî Görüş’ün, kimyası ve fiziği bilinmeden, fikri zemini özümsenmeden, güzel ahlak sahibi olunmadan yol yürünmez. Millî Görüş; fikri çalışmalarla ve kadro eğitimiyle toplumu batıldan hakka, zulümden adalete döndürecek güce kavuşabilir. Bugün, bu iki konuda büyük eksikliklerin olduğunu görmek gerekir. Sadece hazırı tüketen ve tükettiği hazırın yerine yenisini koyamayan bir teşkilat olamayız. Fikir üreten ve kadro yetiştiren yapımızı korumalıyız. Millî Görüş’ün kurumsal yapısı içinde var olan “Millî Görüş Enstitüsü”, fikri çalışmalar için düşünülmüştür. Yine bu kurumsal yapı içinde var olan “Eğitim Merkezleri” de, kadro eğitimi için planlanmıştır. Millî Görüş hareketi, bu iki şeyle bir mektep ve ekol olabilir. Durumumuz ise ortadadır.

ÇELİKLEŞMEK
Çelikleşmek; teşkilat halinde “Bünyanün Mersus” olarak çalışmak demektir. Millî Görüşçüler, Hakkı hâkim kılmak için yapacağı çalışmaları “disiplin ve ciddiyet” içinde yapmak zorundadırlar. Bu çalışmaların ittifak halinde, kenetlenerek yapılması emredilmiştir. Çünkü Allah, kendi yolunda kenetlenmiş bir yapı gibi saf bağlayarak mücadele edenleri sever. Millî Görüşçüler olarak, verdiğimiz mücadelede başarılı olabilmek, sağlam bir teşkilat yapısına sahip olmakladır. Kendi içinde kavgalı, aralarında emredilen merhametin bulunmadığı, dışa karşı şirin, içeriye karşı katı ve duyarsız bir anlayışla güçlü bir teşkilat olunamayacağı muhakkaktır. Naslar; “Hep birlikte Allah’ın ipi olan İslam’a sıkıca tabi olun; bölünüp parçalanmayın… Allah ve Resulü’ne itaat edin, birbirinizle çekişmeyin; sonra korkuya kapılırsınız da kuvvetiniz gider…” diye emrediyor ve bizleri hatalı davranışlardan sakındırıyor. Genel Merkezden Sandık Bölgesi teşkilatlarına kadar, bütün kademelerde var olmak, görevli kadroları eğitmek, planlı çalışmak, takip ve intaç bakımından tamam olmadan güçlü olunmaz. Güçlü bir orduya sahip olmadan savaş kazanılamayacağı gibi, güçlü bir teşkilata sahip olmayan hareketler de milleti Adil Düzen’e yönlendirmede çaresiz kalır.

ÜRETİM
Üretim; Millî Görüş’ün temel görevi, uyuyan milletimizi, cehalet uykusunda uyandırıp şuurlandırmak ve onlara, Adil Düzensiz saadet olamaz gerçeğini kavratmaktır. İyinin, Doğrunun, Güzelin, Faydalının, Adaletin hâkim olması, ifsadın engellenmesi için birlikte çalışma şuuru kazandırmaktır. Bu çalışmalara “kökte çalışmak” denilmektedir. Bu bir tebliğ ve davet çalışmasıdır. Tebliğ; Adil Düzen’i anlatmak, davet ise milletimizi Adil Düzen’e çağırmaktır. Çünkü emredilen cihat; tebliğ ve davet üzerine bina edilmiş bir aksiyondur. Millî Görüş’ü, bunun dışında başka bir şey olarak tanımlamak, meseleyi anlamından saptırmaktır. Bu konuda herkesin uyanık ve dikkatli olması gerekir. Bir insanın hidayet bulup gerçeği görmesini sağlamak, maddi hiçbir şeyle ölçülemez değerdedir. Bir kimsenin Millî Görüş’e üye olmasını, Millî Gazete’ye abone olup okumasını, davaya aidat ödeyip maddi katkıda bulunmasını sağlamak üretimin üç esasıdır. Şuurlanma, çelikleşme ve üretim; “Yaşanabilir Bir Türkiye’yi, Yeniden Büyük Türkiye’yi, Yeni Bir Dünya”yı kurabilmenin ön şartıdır.

DAVAYI ÖZÜMSEMEK
Bizim davamız, hak davadır ve tek davadır. Başta Saadet Partisi olmak üzere bütün Millî Görüşçü kuruluşlar, ıslah ve eylem kuruluşlarıdır ve bütün insanlığın saadeti için fesatçılarla mücadele ederler. Millî Görüş’ün temel kuruluşu, Saadet Partisidir. Diğer Millî Görüşçü kuruluşlar ise temel kuruluş olan Saadet Partisi’nin başarısı için katkı sağlayan destek kuruluşlarıdır. Erbakan Hocamızın tabiriyle, bir Millî Görüşçü kuruluşun başarısı, Saadet Partisi’ne sağladığı kadro desteği ve yaptığı maddi ve manevi katkıyla ölçülür. Bu kendiliğinden olmaz. Millî Görüşçü kuruluşları bir arada tutacak, mücadelenin aktif bir unsuru haline getirecek bir liderliğe ihtiyaç vardır ve bu liderlik YİK başkanının şahsında mündemiçtir. Erbakan Hocamız döneminde başlatılan MİLKO çalışmasını, konuyu bilen uzman kimselerle yeniden ele alıp sonuçlandırmak, Millî Görüş hareketinin kurumsallaşması açısından önemlidir. Bu çalışmalar, emir sahibinin ilgisi ve himmetiyle sonuçlanır. Allah, Peygamberimize ve onun şahsında önüne düşen emir sahiplerine; “Müminlere kol kanat ger… Müminlerden, sana tabi olan kimselere kanatlarını ger” buyuruyor. Emir sahipleri, bir hareketi yönetir ve cihada hazırlarken “adalet” esası gereği, her şeyi yerli yerine koyarlar, sevgi, şefkatle ve merhametle hareket ederler. Emaneti ehline verirler, liyakat sahiplerine itibar edip gözetirler. Emir sahiplerinin önemli görevlerinden birisi de, içeride kardeşliğe zara verecek, güveni sarsacak, birlik ve beraberliği bozacak davranışlara fırsat vermemektir. Emir sahibi için; insanlığa önderlik yapacak lider bir kadroyu meydana getirmek, elde edeceği en büyük zaferdir. Liderden üyeye, bütün Millî Görüşçüler, bu hak davayı özümsemesi durumunda, İslam’ca düşünür, yaşar, Adil Düzen’in hâkimiyeti için mücadele eder ve işin sonunda Müslüman olarak ölür ve son görevini yapmış olarak ebedi âleme yelken açar. Selam hidayete tabi olanlara…

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
27 Mart 2024 06:14
25 Ekim 2023 10:01
2 Ağustos 2023 09:09
29 Temmuz 2023 15:10
22 Temmuz 2023 12:40
19 Temmuz 2023 08:12
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.